30 Ekim 2011 Pazar

Malik Aksel (1901-1987)

Yaşam Hazretleri













Salı, 26 Ekim 2011
Bugün Taksim Sanat Galerisi’nde bir sergi izledim: “Yerel ve Evrensel Malik Aksel - Ressam - Yazar - Koleksiyoncu, 19 Ekim - 2 Kasım 2011”. Birçok bakımdan değerli bir ressam, yazar ve koleksiyoncu olan Aksel’i hep izlemeye çalıştım... Gazete taramalarımda rastladığım yazılarını çekip durdum... Onu, 1970’lerde İstanbulun Ortası’ıyla (1977) tanımıştım öncelikle; sonra Anadolu Halk Resimleri (1943), Resim Sergisinde Otuz Gün (1943) ve Sanat ve Folklor (1971); benim için hepsi birer hazine olmuştu...

Soyu tükenmekte olan kültür adamlarından biridir Malik Aksel. Ona duyulan sevgi ve saygının bir ifadesi olarak da çok anlamlı bir anımsama... Beşir Ayvazoğlu ve diğer emeği geçenleri kutluyorum. 



Malik Aksel’in kendine özgü konuları, renk dünyası ve tekniği neredeyse bir mühür gibidir; onu hemen tanırsınız. Yazılarında olduğu gibi, İstanbul ikliminde gezinen fırçasıyla sakin, huzurlu, güngörmüş ve sıradan insanların dünyasıyla ilgilenmiştir. Yazmaya doyamadığı İstanbul’u bir de resimle görünür kılmak ister gibidir. Yan yana geldiklerinde birbirlerine eşlik eden bu yazı ve resim dünyası bir bakıma geçmiş bir zamanı belgelemenin de kaygısını güdür. Belleğinin derinliklerinde sakladığı İstanbul hayatının sıradan ve özel görüntülerini, edebi bir tutumla canlandırır.




Malik Aksel’den ilk kez bu kadar çok resim görüyorum... Sanırım ondan gördüğüm ilk sergi. Zaten çok az sergi açmış bir ressam. Görgüm, kitaplara girmiş resimlerine dayanıyor... Onda, şiirsel bir derinlik, sahiclik ve hüzün buluyorum... Bugün, onlarca yapıtı karşısında bu şiiriyetle hemhal oldum... Sanki kaybettiğim bir duygu ustasını bulmuş gibiydim...




Malik Aksel’in baskısı tükenmiş kitaplarının da bir bir basılmış olması ayrı bir sevinç kaynağı oluyor benim için. Böyle değerli ve unutulmuş yaratıcılarımızı sık sık anabilsek ne güzel olur değil mi? Ferit Edgü’den dinlemiştim; Fransa’da kimsesi kalmayan, yayınevlerin ilgilenmediği eski ve değerli yazarların kitaplarını basmak için bir yazar topluluğu vakıf kurmuş. Ne güzel ve ne anlamlı bir vefa değil mi? Keşke bizler de gerçekleştirebilsek bu tür bir girişimi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder